#AliNesin etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
#AliNesin etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

18 Ekim 2018 Perşembe

Ali Nesin - Gömüyü Arayan Adam

Ali Nesin - Gömüyü Arayan Adam

Önsöz - Ali Nesin
*
Bir çocuk, babasının yaşamöyküsünü yazmaya kalkışsa, bu yaşamöyküsü ne derece ciddiye alınır.? Sanırım pek ciddiye alınmaz. Çünkü yaşamöyküleri olabildiğince nesnel olmalıdır. Öte yandan bir çocuğun, babası sözkonusu olduğunda, nesnel olabileceği kuşkuludur. Kitabın ilk basımını yapan Sel Yayııncılık benden babamın yaşamöyküsünü istediğinde bunlar aklımdan geçti ve babamın yaşamöyküsünü gene babamın kendi ağzından kaleme almaya karar verdim.
Bu kitabın amacı Aziz Nesin sevenlerini sevindirmek olduğu kadar da, gençlerin Aziz Nesin'i tanımalarını sağlamak ve bunu olabildiğince sevimli bir biçimde yapmak. Bu yüzden metni dipnotlarla doldurmak istemedim ve Aziz Nesin'den yaptığım alıntıları hangi yapıttan, hangi yazıdan aldığımı belirtmedim. Çeşitli alıntılar arasına (çok gerekmedikçe) alışageldiği üzere ''[..]'' simgelerini de koymadım. Dediğim gibi, amacım bilimsel bir kitap değil, sevimli ve kendini okutturan bir kitap derlemek oldu.
Aziz Nesin'den yaptığım alıntıları benim yazdığım metinden ayrıştırmak için, kendi yazdıklarımı italik yaptım.

Ali Nesin - Gömüyü Arayan Adam

''Bir Resmin Bile Yok Bende''
*
Babaannem Hanife, 1900 yılı civarında, Ordu'nun Perşembe ilçesinde doğmuş, bir deniz binbaşısı ailesine evlatlık olarak verilmiş, on üçünde kendisinden 22 yaş büyük dedemle evlendirilmiş, ilk çocuğu yaşamamış, on beşinde babam Mehmet Nusret'i doğurmuş, babamın doğumundan birkaç yıl sonra üç yaşında ölecek bir kız çocuğu daha doğurmuş ve yirmi altısında da veremden ölmüş.
*
Annem okuryazar değildi. Ama ince duygulu, sağduyusu olan bir kadındı. Bütün analar, dünyanın en iyi kadınlarıdır. Benim annem de, benim annem olduğu için dünyanın en iyi kadınıydı.
Bigün bahçeden çiçek koparıp anneme getirmiştim. Annem sevindi.
- Hadi biraz daha çiçek koparalım.. dedi.
Bahçeye çıktık. Bana bir çiçek gösterdi.
- Bak, dedi, ne güzel çiçek.. Bu çiçekler de canlı, onların da canı var.. Koparırsak ölür zavallı.. Dalında daha güzel duruyor. Bardaktaki suda bu kadar güzel durmaz ki..
Her çiçeğin başında bana,
- Kıyarsan kopar istersen.. derdi.
Neyim varsa iyi olan, hepsini, herşeyimi anneme borçluyum. [..]
Anne yüceltilir, idealleştirilir. Anne, kusursuz kadındır. Bütün bir yaşam, o ideal anneyi aramakla geçecektir.
*
Aşağıdaki yalın şiiri Aziz Nesin 1965'te, Taşkent'ten Moskova'ya giderken uçakta yazmıştır.
***
Annemin Anısına
*
Bütün anneler annelerin en güzeli
Sen en güzellerin güzeli
Onüçünde evlendin
Onbeşinde beni doğurdun
Yirmialtı yaşındaydın
Yaşamadan öldün
Sevgi taşan bu yüreği sana borçluyum
Bir resmin bile yok bende
Fotoğraf çektirmek günahtı
Ne sinema seyrettin ne tiyatro
Elektrik havagazı su soba
Ve karyola bile yoktu evinde
Denize giremedin
Okuma yazma bilmedin
Güzel gözlerin
Kara peçenin arkasından baktı dünyaya
Yirmialtı yaşındayken
Yaşamadan öldün
Anneler artık yaşamadan ölmeyecek
Böyle gelmiş
Ama böyle gitmeyecek
*
Güncesine aldığı bu şiirden sonra babam şöyle bir not düşmüş:
*
Bu şiiri Taşkent'ten Moskova'ya gidrken yazdım. Svetlana yanımdaydı. Yaşar Kemâl'le Melih Cevdet (Anday) arkada oturuyorlardı. Önce onlara verdim. Uçakta okusunlar diye.
*
Babamın yapıtlarını onaylatmak amacıyla başkalarına, hele başka yazarlara özel olarak okuttuğuna hiç tanık olmadım.. Sanıyorum duyarak yazdığı bu şiiri çok sevmiş ve duygularını o anda yanında bulunan ve kendine yakın hissettiği arkadaşlarıyla paylaşmak istemiş. (Sayfa: 9-12)

Ali Nesin - Gömüyü Arayan Adam

Babam
*
Dünyaların en iyi babası benim babamdır
Düşmandır düşüncelerimiz
Dosttur ellerimiz
Dünyada tek elini öptüğüm
Babamdır
Kırkını geçtin adam olmadın der
Başım önümde dinlerim
Önünde tek baş eğdiğim babamdır
Sabahlara dek Kuran okur
Anamın ruhuna
İnanır ona kavuşacağına
Bana gavur der
Diş bilemeden
Dünyada tek bağışladığı ben
Tek bağışladığım odur
Başım derde girdikçe bakar çocuklarıma
Bitürlü ölemiyorum der senin yüzünden
Çocuklar ortada kalacak
Ölemez kahrımdan benim
Yaşamak zorunda benim yüzümden
Gözlerindeki ateş bakışlarında söner
Tuttuğun altın olsun der
Çocukluğumu tek anlayan odur
Dünyaların en iyi babası benim babamdır. (Sayfa: 21)

Ali Nesin - Gömüyü Arayan Adam

''Sondan Başa'' adlı şiir kitabını babam bana şöyle imzalamış:
Alim Oğulcuğuma
59. sayfadaki Gömü şiirirni senin için yazdım.
Sevgiler, 14 Haziran 1984
[İmza: Aziz Nesin]
*
Bir yandan övünerek, bir yandan da utanarak, ama galiba daha çok övünerek, o şiiri buraya alıyorum:
***
Gömü
*
Babam Abdülaziz Efendi
Yaşamınca bir gömü aradı
Sanki gömmüş gibi kendi
Yerini başkası bilmezdi
Bulamadan aradığını
Seksenüçünde tükendi
*
Gömü arayıcılar soyundan gelirim
Kimimiz altın arar kimimiz sevi
Hepimizi gönlünde o düşlem evi
Bulamayacağımı bilirim
O olmayanı ararım
Babam gibi bulamadan ölürüm
*
Türümüz tükeniyor gittikçe oğlum
Sürdür ata armağanı kalıtımızı
Kurutma bu has damarı insansoyundan
Olmasa da ara düşleyip bir gömü
Yaşamak aramaktır içindeki gömüyü
*
Varlık, 11 Nisan 1983

Ali Nesin - Gömüyü Arayan Adam

Elimi uzatsam, parmaklarımın ölümün soğukluğuna değeceğini biliyorum. Ta gençliğimdenberi ölümü beynimin içinde taşıdığım bir kıymık gibi duyumsadım ve hiç aklımdan çıkarmadım. Böyle olmayı herkese ve özellikle bütün iyi insanlara salık veririm. Çünkü sürekli ölümü aklından çıkarmamak, hiçbişeyden, Allah'tan bile korkmadan, cehennem korkusu ve boş cennet umudu taşımadan, durmadan iyilik yapmanın, iyi, doğru, güzel ve namuslu insan olmanın bence tek yoludur. Allah'tan bile olsa bir karşılık bekleyerek iyilik yapmak, bence daha baştan Allah'la pazarlığa girmek ve bir koyup beş almayı istemek demektir. Yine bence insan, karşılıksız, hiçbişey umup beklemeden, salt insan olduğu için ve yaşarken kendisi de memnun ve mutlu olsun diye, ceza korkusu ve ödül beklentisi olmadan, iyi, doğru, güzel ve namuslu olmaya çalışmalıdır. Bunun da yolu, bence, nasıl olsa öleceğinin bilincinde olmak ve hiç de karamsarlığa kapılmadan ölümü düşünmektir. 
(Sayfa: 31-33)

Felsefe Tarihi 2, Hellenizmden Augustinus'a (Editörler: Umberto Eco - Riccardo Fedriga) (Çeviren: Leyla Tonguç Basmacı)

  HELLENİSTİK ÇAĞDA FELSEFE VE BİLİM * ''Klasik felsefenin Hellenistik döneminin genelde (Büyük İskender'in ölümünden tam olarak...