8 Ocak 2020 Çarşamba

Maya Angelou - Kafesteki Kuşun Şarkısı, Çeviren: Faris Kuseyri

Arka Kapak:
Siyah özgürlük hareketinin son güçlü temsilcilerinden olan kadın şair ve aktivist Maya Angelou, çağdaş Amerikan edebiyatı ve siyaset sahnesinin en tanınmış isimlerindendir. Afrikalı köklerine sahip çıkan somut dil arayışları ve izlek bütünlüğü içinde samimi, canlı bir üslubun takipçisi olmuştur. Blues şiirinin doğaçlamacı yalınlığından beslenen Angelou şiiri, keskin toplumsal çelişki ve çatışkıların baskısı altındaki şehirli insanın görünür ve derindeki bireysel acılarına ses veren açık, duru, modern bir söyleyişi temsil eder. Siyah halkın köleliğe ve ırkçılığa cevap olarak tarih sahnesine çıkan özgürlük arayışı, onun tutkulu kadın bireyselliğinde yeni şiirsel ifade olanaklarıyla buluşmuş, sorgulayıcı bir tavır eşliğinde yer yer dinsel söylemle bütünleşen şiiri geniş kitlelere mal olmuştur. Kafesteki Kuşun Şarkısı Maya Angelou'nun şiir serüvenini olabildiğince geniş bir hatta okura sunmayı amaçlayan özel bir seçki. Angelou'nun şiirleri, Türkçe'de ilk kez bir kitap bütünlüğü içinde yayınlanıyor.
**************************************************************
(..) Maya Angelou şiirindeki kuvvetli dinsel tını, kişisel hayatındaki şiddetli iniş çıkışlar kadar çocukluğunu geçirdiği bu bölgeyle de ilgilidir. Beyazların dünyasında siyah olmak, köklerinden koparılmış siyahlığa duyulan merak, Afrika köklerinin kendilerini duyurabildiği yegâne saha olan müzikle içli dışlı oluş, tütün, pamuk işçilerinin doğaçlama söylediği iş türküleri, hürriyetten ayrı düşmüşlerin yaktığı ağıtlar, acımasız yaşam koşullarının doğurduğu öfke, neredeyse adi vaka hâline gelmiş cinsel şiddet..
Tüm bunlar daha erken yaşlardan başlayarak tok sesli bir şairi var etmek üzeredir. (..) (Sayfa: 10)
***
(..) Maya Angelou adı, sonraları her ikisi de suikasta kurban gidecek olan Malcolm X ve Martin Luther King'le birlikte anılmaya başlanır. 1960'lı yıllarda Küba devrimine destek verdiği dönemde hâkim medyanın ''Nasıl olur da bu affedilmez komünistleri desteklersiniz.?'' yönlü eleştirilerine verdiği sert ve alaycı cevap çarpıcıdır: ''Hiçbir komünist benim büyük babamı köle yapmadı, anneme tecavüz etmedi, babamı linç etmedi.'' (..)
(Sayfa: 11)
#MayaAngelou #KafestekiKuşunŞarkısı #ÇevirenFarisKuseyri
(..) Kendini dindar bir insan olarak tanımlarken ''köle''sine kendi adını ve dinini dayatan sömürgeci bakışa duyduğu öfkeyi de kuvvetle açık eder. Tarih sahnesinde sivrilmiş özgür kadın ruhlarını yüceltir ve genellikle benimsediği alçakgönüllü tutumunu bu noktada terk ederek Havva, Lilith, Belkıs, Zenobia ile devam eden özgür ve güçlü kadın silsilesinin modern örnekleri arasında kendini anmaktan geri durmaz. (..) (Sayfa: 14)
***
Evlerine döndüler ve karılarına
-----bir defa bile hayatlarında,
-----tanımadıklarını söylediler benim gibisini
Ama.. Döndüler evlerine.
*
Evin ne kadar da temiz dediler bana,
-----hiçbir sözüm kimseyi incitmezmiş hatta,
-----havam da gizemliydi belli ki,
Ama.. Döndüler evlerine.
*
Bütün erkekler beni övüp dururlardı,
-----ne de güzel gülüşüm, aklım, kalçalarım vardı,
-----yine de bir gece geçirdiler benimle, belki üç, belki iki
Ama.. (Sayfa: 25)
***
-----Geldiğinde bana sen, davetsiz, ansızın
Çağırıyorsun beni
-----Hatıraların beklediği
Evvel zaman odalarına.
*
-----Bir çocuğu avutur gibi,
Tavan araları bana sunduğun,
-----Günlerin bir avuç tortusu,
Öteberisi kaçamak öpüşlerin,
-----Ödünç aşkların pılı pırtısı,
Ve sandıkları gizli sözlerin,
*
AĞLIYORUM. (Sayfa: 27)
#MayaAngelou #KafestekiKuşunŞarkısı #ÇevirenFarisKuseyri
SİYAHLIK ANADIR ONA
Çeviren: Faris Kuseyri
****************************
Koşarak geldi eve
-----ona analık eden siyahlığa
-----o boğucu koyu siyahlığa
ak gözyaşları akıyordu yüzünün altın düzlüklerinde
-----Koşarak geldi eve
*
Geldi ve usulca sokuldu ona
-----buraya, siyah kollara onu bekleyen
-----şimdi, sıcacık yüreğe onu bekleyen
üşüyordu kahverengi güzel yüzü, yabancı rüyaların
-----[kırağısında
Geldi ve usulca sokuldu ona
*
Eve geldi, masumdu hâlâ
-----Hâcer'in kızı kadar siyahtı
-----Belkıs'ın kızı gibi boylu poslu
dindi kuzey rüzgârlarının tehdidi sahranın yüzünde
-----Eve geldi, masumdu hâlâ (Sayfa: 33-34)

#MayaAngelou #KafestekiKuşunŞarkısı #ÇevirenFarisKuseyri

Geçerken kana bulanmış feryat günlerinden
---Fazlasını da yaşadık göründüğümüzden
*
Süzülüp salındığı sularda zambakların
---Şişen ölü bedenleri yüzüyor çocukların
*
Yakalanmış erkekler, boğazlanmışlar
---Sanki şakaklarından asılmışlar
*
Günahımız kül rengi küf gibi çoğalırken
---Biliyorduk ama sakladık kendimizden
*
Gönlüsüzdük, sağır olduk
---Katliama çanak tuttuk
*
Şimdi ruhlarımız kırılmış, yerlerde
---Bir harf bile kazınmamış kitabelerde. (Sayfa: 37)
#MayaAngelou #KafestekiKuşunŞarkısı #ÇevirenFarisKuseyri
BENİM SUÇUM
Benim suçumdur uzun ''kölelik zincirleri''
çok yıllar var ki demir şakırtıları duyulur.
Kardeşimi sattılar, götürdüler bacımı,
kulağımızda acı hikâyeler yankılanır durur.
Gözyaşlarından türkü yakmak benim suçumdur.
*
Benim hatamdır ''geçip giden kahramanlar''
Vesey ve Turner ve Gabriel, hepsi öldüler,
öldü Malcolm ve Marcus ve Martin King.
Ölesiye dövüştüler, tüm kalpleriyle sevdiler.
Anlatmak için yaşıyor olmak benim hatamdır.
*
Benim günahımdır ''bir ağaçta asılmak''
Ağlamadım, budur gururumun sebebi.
Ölümümü adam gibi karşıladım, evet.
İşte böyle etkiledim ölürken beni izleyenleri.
Ağlayıp, yalvarmamak benim günahımdır. (Sayfa: 38-39)

#MayaAngelou #KafestekiKuşunŞarkısı #ÇevirenFarisKuseyri

Vaat ettiği altın
---toprakta kaldı
*
Adaletinin sınırları
---açıkça tanımlanmadı
*
Bereketinin mahsulü
---başaklar ve yemişler
*
Ne derin acıları dindirdi
---ne de açlar doyabildiler
*
Gururlu beyannameler
---yaprak gibi savrulmuş
*
Güneyine bir bakın
---ölümle dostluk kurmuş
*
Haykırıyor harcanmış asırlar
---keşfedin bu ülkeyi
*
Soylu kitabelerini dikin
---kimsenin reddedemeyeceği:
*
''Katletti parlak geleceğini
---üç kuruş için harcadı
*
Tuzak kurdu evladına
---sahte efsanelerle kandırdı''
*
Yalvarırım
*
Keşfedin bu ülkeyi. (Sayfa: 63-64)
***
(..)
Otopsi raporu okundu:
Ölüm sebebi şiddetli insansızlık. (Sayfa: 66)
***
(..)
kara üzüm mavisi çocuklar,
kemikleriniz kadar
beyaz ve tertemiz
kumsallarda
gülüyorlar,
kadim suların ayak ucunda.
(..) (Sayfa: 70)
#MayaAngelou #KafestekiKuşunŞarkısı #ÇevirenFarisKuseyri


YAŞAM DERSİ
İşte ölüyorum bir kez daha.
Çatlıyor damarlarım, uyuyan çocukların
Minicik avuçları gibi
Açılıyor.
Eski mezarların anıları,
Etin çürüyüşü, kurtlanan beden
Alıkoyamıyor beni
Meydan okumaktan. Geçen yıllar
Ve kaçınılmaz bozgunlar
Yaşıyor derin çizgilerinde
Yüzümün.
Gözlerimin ferini alıyorlar, ben
Ölüyorum bir kez daha.
Yaşamayı bu denli sevdiğim için. (Sayfa: 87)

#MayaAngelou #KafestekiKuşunŞarkısı #ÇevirenFarisKuseyri
AYAĞA KALKIYORUM
**************************
Beni tarihe kaydedebilirsiniz
Acı sözlerinizle, yalanlarınızla,
Beni yerin dibine, çirkefe batırabilirsiniz
Ama uçuşan toz gibi
---Ben yine ayağa kalkacağım.
*
Hırçın özgüvenim üzüyor mu sizi.?
Hangi sıkıntıyla kaçıyor rahatınız.?
Biliyorum, çünkü oturma odamda keşfettiğim
Petrolü çıkarır gibi yürüyorum.
*
Aylar gibi ve güneşler
Mutlaklığı gibi medcezirin
Göğeren umutlar gibi
---Ben yine ayağa kalkacağım.
*
Mahvolduğumu görmek mi istemiştiniz.?
Boynum eğik ve gözlerim yerde.?
İç burkan feryatların dermansız bıraktığı
Gözyaşları gibi düşen omuzlarımla.?
*
Böyle gururlu duruşum incitiyor mu sizi.?
Neden kederleniyorsunuz bu kadar.?
Biliyorum, çünkü arka bahçemdeki altın madenini
Kazıyormuş gibi gülüyorum.
*
Beni sözlerinizle vurabilirsiniz,
Gözlerinizle yaralayabilirsiniz beni,
Nefretinizle beni öldürebilirsiniz
Ama hava gibi, su gibi
---Ben yine ayağa kalkacağım.
*
Cazibem dert mi oluyor içinize.?
Baldırlarımın birleştiği yerde
Elmaslar varmış gibi dans etmem mi
Şaşırtıyor sizi.?
*
Kulubesinden çıkarak utanan tarihin
Ayağa kalkıyorum
Acıda kök salmış bir geçmişten gelerek
Ayağa kalkıyorum
Yükselen ve uçsuz bucaksız bir kara ummanım ben
Kaynayıp kabarıyorum, dayanıyorum cezirde medde
*
Korku ve dehşet gecelerini bırakarak geride
Ayağa kalkıyorum
Harikulade aydınlıktaki şafaklara doğru
Ayağa kalkıyorum
Beraberimde atalarımdan yadigâr armağanlar
Umudu ve hayaliyim ben kölelerin.
Ayağa kalkıyorum
Ayağa kalkıyorum
Ayağa kalkıyorum. (Sayfa: 95-97)

#MayaAngelou #KafestekiKuşunŞarkısı #ÇevirenFarisKuseyri
EMEKÇİNİN ŞARKISI
Şilepler ilerler
denizlerde
---benim sayemde
---benim sayemde
Trenler koşturur
raylar üstünde niçin
---omuz verdiğim için
---omuz verdiğim için
---Heyya heyya hey
---Heyya heyya hey
*
Arabalar ulaşır
korkunç hızlara
-ben varım orada
---ben varım orada
Vız gelir uçaklara
dağlar denizler
ellerim yeter
ellerim yeter
---Heyya heyya hey
---Heyya heyya hey
*
Erkenden uyanırım
işler fabrikalar
Ölesiye çalışırım
Hayat durmaz akar
Bir şey daha var bende, bir şey daha var bende
Büyümekte, yaklaşmakta, gelmekte
---Heyya hey
---Heyya hey
---Heyya hey (Sayfa: 115-116)

Felsefe Tarihi 2, Hellenizmden Augustinus'a (Editörler: Umberto Eco - Riccardo Fedriga) (Çeviren: Leyla Tonguç Basmacı)

  HELLENİSTİK ÇAĞDA FELSEFE VE BİLİM * ''Klasik felsefenin Hellenistik döneminin genelde (Büyük İskender'in ölümünden tam olarak...