Vasconcelos, yazı yazma yöntemini bize şöyle anlatır: ''Kitaplarımı birkaç gün içinde yazıverdiğim doğrudur. Ama buna karşılık fikirlerimi olgunlaştırıncaya kadar yıllarca üstünde düşünür taşınırım. Hep daktiloyla yazar, her bir bölümü hiç durmaksızın yazıp bitiririm; yazdıklarımı ancak bitirdiğim zaman okurum. Gece gündüz, saat kaç olursa olsun yazarım. Yazı yazarken sank
i transa geçerim. Ancak parmaklarım acımaya başladığı zaman bırakırım tuşlara vurmayı, o zaman anlarım ne kadar çok çalıştığımı. Çalışmak mı dedim.? Ne düşüncemi ne de duygularımı iyi anlatabildim: Yazı yazmak, öyküler anlatmak, yaşanmış olayları nakletmek, tanıdığım çocukların anılarına dalmak benim için çalışmak demek değildir. Kendi kendime verdiğim bir armağandır bu.'' (Sayfa: 12)
Hayatta çok şey gördüm ve gördüklerim, yanımdakilerin gördüğünden çok daha fazladır. Görmeyi seviyorum, daha çok şey görmek istiyorum ve farklı görmek istiyorum. * Jack London, Martin Eden
#JoseMaurodeVasconcelos etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
#JoseMaurodeVasconcelos etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
19 Ekim 2019 Cumartesi
17 Ekim 2019 Perşembe
Jose Maurode Vasconcelos - Güneşi Uyandıralım, Zeze
Uzun, upuzun bir iç çektim ve mırıldandım.
''Az önce bir şeyi kanıtlamış oldun. İnsan-hayvanlar, insan-kişilerden çok daha yüce gönüllü, çok daha iyi oluyorlar.''
(Sayfa: 219)
*
''Merak etme. Ağlamayacağım. Yüreğimde büyük bir boşluk bırakacaksın. Gittiğin yerde bütün güzellikler senin olsun.''
(..)
''O zamanlar geçti. Ya da belki de geçen benim, çünkü zaman durağandır..'' (Sayfa: 220)
''Monptit, hayat budur işte. Hep giden birileri olur. Ne yürek unutur ne özlemler ölür. Bunlar sevgimizde yaşamaya devam eder. Ama birileri, zamanı geldiğinde gitmek zorundadır.'' (Sayfa: 255)
*Neden hayattaki her şey gitmek, gelip geçmek zorundaydı.? Zeze, yalnızca doğmak, yola çıkmak demek olduğundan. Yolculuk, daha ilk dakikada başlar. İlk kez soluk aldığın anda. Hayatın katı gerçeğiyle savaşamazsın.
*
Aslında kimse başkalarının acıya katlanma gücünü bilemez. Bir tek yüreğimiz bilir. Bu neye yarar.?
(..)
Bu bir tren. Portekizlimi öldüren katil bir tren. Şeker Portakalımın hayallerini biçen bir tren. Büyüyünce sık sık o trene bindim, Adam. Tekerlerinin kederimi, olmayanların yokluğunu tekrar tekrar çiğnediğini kimseler bilmedi. (Sayfa: 274)
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Sohrâb Sepehrî (سهراب سپهری) (Sohrâb-i Sipihrî) - Sekiz Kitap, Bütün Şiirleri (Farsçadan Çeviren: Mehmet Kanar)
Rengin Ölümü (1951) GECENİN KATRANINDA * Nicedir bu yalnızlıkta Suskunluğun rengi dudakta. * Bir ses çağırıyor beni uzaktan Ama ayaklarım ...
-
su damlasının üstündeki iskeleye benzeyen bir günaydın sana gittiği yere köprüsünü taşıyan bir dere bir tüyün tutunduğu kuşu geçmesi gibi b...
-
Hangi türden olursa olsun, bir sanat ürününün tadılması, onun kavranılmasıyla doğru orantılıdır. Eseri ne kadar çok anlamışsak, elde edec...
-
Onlara * Zannetme ki dâim bi şekcesine Siz her anırdıkça huu çeker millet Alkış beklerken siz eşşekçesine Verir hakkınızı, yuu çeker ...
-
ACILARA KARŞI * İyi ki silahlanmışız acılara karşı Türküsüz çıkmamışız yollara Ekmekten ve gömlekten önce Aşk Ve sevinç doldurmuşuz koynum...
-
Ağaçlar hep en etkileyici vaizler olmuştur benim için. Ormanlar ve korularda halklar ve aileler halinde yaşayan ağaçlara hayranım ben. Tek...
-
I * Denizde bir şey var Deniz bembeyaz bir dañ.! Köpürdelâ Köpürcük Köpürgân * II Ne benim ellerim çalışkan eskisi gibi Ne senin kalbin ben...
-
1929-1935 YILLARI ARASINDA YAZDIĞI, AMA SAĞLIĞINDA YAYIMLANAN KİTAPLARINA ALMADIĞI ŞİİRLERİ Şafaklar sarmadan dağları Işıklarla sular ...
-
Nikos Kazancakis, Zorba, Arka Kapak Nikos Kazancakis, çağdaş Yunan edebiyatının ancak buzlucam ardından seçilebilen, tedirgin ve büyü...
-
Mehmet Sönmez: * ''Can Yücel Adana Cezaevindeyken (1973-74) Mehmet Sönmez de İstanbul'da Sağmalcılar ve Selimiye Cezaevlerinde h...