5 Ekim 2018 Cuma

Aslı Erdoğan - Ot Dergisi ( Eylül 2016)

''İnsan özgür olduğu yanılsamasına kapılmamalı. Görünür-görünmez polisler, her an her yerdeler. En küçük bir varoluş belirtisi gösterenin üzerine çullanır, doğduğuna pişman ederler.
Suç, cezanın niteliğinden çok, içinde oluştuğu toplumun koşullarına göre şekillenir; idam cezası da suçluyu mutlak suçlu, toplumu mutlak masum ilan ederek, her şeyden önce bu toplumsal sorumluluğu gözardı etmektedir. Kanlı yasalar, kanlı töreler doğurur, şiddet hep daha fazla şiddetle kendini meşrulaştırır.
İnsan bedeniyle yazmalı; oysa sözcükler yalnızca başka sözcüklere karşılık verir.
Belki de kimileri için yüreğinin şiirini duymanın tek yolu, cehenneme alevlerle yaklaşmaktır. Yaralar çoğu kez dilsizdir; ama bir konuştular mı, sesleri korkutucudur ve yalan söylemeyi beceremezler.
Zaman merhametlidir, inanın. İnsanlardan daha merhametli.
Söz de uçar yazı da..
Geriye kalan ne.? İnanın bilmiyorum.

Hiç yorum yok:

Sohrâb Sepehrî (سهراب سپهری) (Sohrâb-i Sipihrî) - Sekiz Kitap, Bütün Şiirleri (Farsçadan Çeviren: Mehmet Kanar)

Rengin Ölümü (1951)   GECENİN KATRANINDA * Nicedir bu yalnızlıkta Suskunluğun rengi dudakta. * Bir ses çağırıyor beni uzaktan Ama ayaklarım ...