30 Kasım 2024 Cumartesi

Andonis Samarakis (Αντώνης Σαμαράκης) - Yanlış (Το Λάθος) (Çeviren: Ari Çokana)

 

Arka Kapak
*
Totaliter bir rejimin iki Gizli Servis ajanı, tutukladıkları şüpheliyi başkente sorguya götürmek için yola çıkarlar. Yolculuk başladığında, Merkez tarafından tüm detayları dikkatle hazırlanmış Plan da işlemeye başlar. Bundan böyle ajanlar resmî görevliler değil, "insan" rolüne bürünmüş birer dosttur. Başkente gitmek için feribota yetişme çabalarından kentte beraber çıktıkları gezintiye kadar her şey, şüphelinin kendini güvende hissetmesi için kurgulanmış Plan’ın parçalarıdır. Tutuklunun suçunu itiraf etmesi artık an meselesidir.
*
Kahramanları, birbirine geçmiş çarklar arasında dâhice kurgulanmış psikolojik bir savaşla birbirlerine üstün gelmeye çalışırken; Yanlış, okuyanları Kafkavari bir kâbusa sürüklüyor. Kelimelerin artık anlamlarını yitirdiği, kavramların içinin boşaldığı günümüz dünyasını mizahi ve şiirsel bir dille yorumlayan, politikayla polisiyeyi alışılmadık bir üslup ve kurguyla birleştiren, birçok edebiyat ödülüne layık görülen sıradışı bir roman.
*
*
"Ceketinin iç cebinde dolma kalemi vardı, ancak mürekkeple resim çizmek istemiyordu. Mürekkep tarafsızdır, kişiliksizdir. Böyle bir malzemeyle ifade etmek istediğini nasıl verebilirdi ki.? İki küçük canlı daire.! Oysa kurşun kalem daha sıcak, daha içtendir." (Sayfa: 17)
*
"Gülerek gözlerimin içine baktı: "Ben yasalara saygılı bir vatandaşım.!" dedi. İşte o zaman tepem attı: "Yasalara saygılı vatandaş kavramı, düzen için hiçbir şey ifade etmiyor," dedim. "Böyle bir ifadenin hiçbir anlamı yok.! İnsanlar ikiye ayrılır; Düzen'den yana olanlar ve olmayanlar. Düzen düşmanı sayılman için Düzen karşıtı bir eylemde bulunman gerekmez. Düzen'den yana olmaman için, Düzen lehine yaptığın herhangi bir eylemini gösterememen yeter de artar bile.! Evet.! Düzen için: "Benden yana olmayan bana karşıdır," yasası geçerlidir." (Sayfa: 45)
*
"Düzen ve birey açısından başarıyla iç huzurunun sırrı sadeleştirmede yatar. Ne kadar az düşünürseniz o kadar mutlu ve Düzen için o kadar yararlı olursunuz. Bir numaralı tehlike düşünmektir. Kendinizle diyaloğa girmek, ayrıntılara eğilmek çok tehlikelidir." (Sayfa: 50)
*
''Aslında rol yapması, ''insan''mış gibi, şu ''duygu'' denilen şeye sahipmiş gibi davranması çok tehlikeliydi. ''Cafe Spor''daki adamı amansız bir sorgudan geçirmesini, onu bezdirmesini, tekrar kendine gelmesi saatler alacak hatta bir daha mümkün olmayacak duruma getirmesini isteseler kolaydı. Ancak yüzüne maske geçirmek, ''insan''mış gibi davranmak, hiç tanımadığı, hiç yaşamadığı, tamamen yeni bir tecrübeydi.'' (Sayfa: 167)
*
''..''Sana bir şey sorabilir miyim.?'' Şu 'yukarıdan aşağıya' dördüncü sütuna takıldım kaldım, bir türlü bulamıyorum.!''
''Nihayet.!'' dedi sorgu yargıcı. ''Benden yardım istemene çok sevindim. Neymiş bakalım şu bulamadığın kelime.? Antik çağların meşhur hayat kadını mı, yoksa 18. yüzyılın tanınmış bestecisi mi.?''
''Hayır.!'' dedi gülerek. ''İkisi de değil. Beni bunca saattir uğraştıran soru şu: Sadece boğmakla yetinmeyen, aynı zamanda parçalayıp yutan nehir.!'' (*)..''
*
(*) Parçalayıp yutan nehir: Dicle'nin Yunanca adı Tiğris, kaplan anlamına gelir. (Sayfa: 168)

Hiç yorum yok:

Sohrâb Sepehrî (سهراب سپهری) (Sohrâb-i Sipihrî) - Sekiz Kitap, Bütün Şiirleri (Farsçadan Çeviren: Mehmet Kanar)

Rengin Ölümü (1951)   GECENİN KATRANINDA * Nicedir bu yalnızlıkta Suskunluğun rengi dudakta. * Bir ses çağırıyor beni uzaktan Ama ayaklarım ...