Hayatta çok şey gördüm ve gördüklerim, yanımdakilerin gördüğünden çok daha fazladır. Görmeyi seviyorum, daha çok şey görmek istiyorum ve farklı görmek istiyorum. * Jack London, Martin Eden
1 Ocak 2023 Pazar
Jack London - Denizin Çağrısı (Çeviri: Şemsa Yeğin)
29 Aralık 2022 Perşembe
Cicero - İhtiyarlık (Çeviren: Dr. Ayşe Sarıgöllü)
*
''Cicero'nun bu ufak eseri başkalarından kapma değilse de, tamamıyla orjinal sayılamaz. Cicero burada başka eserlerindeki bazı fikirlerini tekrarlamış, Yunan muharrir ve feylosoflarının görüşlerini nakletmiş ve aynı konuda yazılmış eserleri az çok taklit etmiştir. Buna rağmen insanlara has asil duygulardan öyle samimiyet ve heyecanla bahsetmiş, hem kendini hem başkalarını teselli etmeyi öyle candan istemiştir kieser ordan burdan alınan fikirlerin ustaca birbirine bağlandığı hissini vermemektedir. Cicero ihtiyarlık üzerine birçok yazılar okumuş olabilir, fakat eserdeki canlılık bahsettiklerini duymuş ve düşünmüş, onlara şahsiyetinden bir şeyler katmış olduğunu gösteriyor.''
*
Dr. Ayşe SARIGÖLLÜ (Sayfa: VI)
*
28 Aralık 2022 Çarşamba
Antoine de Saint-Exupéry - Küçük Prens (Çeviren: Ayberk Erkay)
''Milyon kere milyon tane yıldızdan birinin bir köşesinde açmış, eşi benzeri bulunmayan bir çiçeği sevecek olursan eğer, mutlu olmak için başını kaldırıp o yıldızlara bakmak yeter. Dersin ki bakıp gökyüzüne: 'Benim çiçeğim işte oralarda bir yerde..' Ama koyunun teki gelir de çiçeğini yemeye kalkarsa ne olur biliyor musun, o gökte parıldayan yıldızların ışığı bir anda sönüverir.' Sen buna mı önemsiz diyorsun.!'' (Sayfa: 37)
''Aklım neye eriyordu ki o zamanlar.! Ne söylediğine değil, ne yaptığına önem vermem gerektiğini bilmiyordum. Mis kokusuyla etrafımı sarıyor, ışığıyla dünyamı aydınlatıyordu. Nasıl çekip gittim onu yapayalnız bırakıp.! O masum şeytanlıklarının ardına gizlenmiş sevgiyi nasıl göremedim.! Her biri ayrı muammaymış meğer şu çiçeklerin.! Bense küçücüktüm o zamanlar, nereden bilirdim sevmesini..'' (Sayfa: 43)
''..''Şaşırma o kadar,'' dedi çiçek, ''seni seviyorum, ne var bunda.? Anlamadın bir türlü ama kabahat bende tabii. Gerçi ne önemi var.? Ama sen de az aptallık etmedin hani. Mutlu olmaya bak..'' (Sayfa: 45)
''Hayal güçleri bile yokmuş dünyadaki insanların, anca ne söylesen tekrar etmesini biliyorlar.. Benim bir çiçeğim vardı gezegenimde, başlayan o olurdu hep söze..'' (Sayfa: 87)
''Kendimi zengin sanırdım eşi benzeri bulunmayan bir çiçeğe sahibim diye, sıradan bir gülmüş meğer sahip olduğum. Uyduruk bir çiçek, biri yanmaktan aciz, boyu dizim kadar üç volkanmış bütün varlığım.. Şanlı, büyük bir prens olmak benim neyime..'' dedi içinden, çimenlere uzanıp ağladı Küçük Prens.'' (Sayfa: 90)
''Her gün aynı saatte gelmeye çalış,'' dedi tilki, ''çünkü düşün, mesela akşama doğru dörtte geleceğini bilirsem, saat üç dedin mi yüzüm gülmeye başlar. Vakit yaklaştıkça içim içime sığmaz olur. Saat dörde vardı mı yerimde duramam, bir telaş kaplar içimi, meraktan ne yapacağımı şaşırırım: Mutluluğun kıymetini anlarım.! Ne zaman geleceğin belli olmazsa yüreğimi hazır tutamam ki..'' (Sayfa: 96)
24 Aralık 2022 Cumartesi
Küçük İskender - Şifalı Rehabilitasyon Ortamı (Kendi el yazısıyla TIPKI BASIM) (Şenol Erdoğan)
23 Aralık 2022 Cuma
Zlata Filipoviç - Zlata'nın Günlüğü (Çeviren: Barbee)
Zlata, Saraybosna'da yaşayan 11 yaşında mutlu bir kız çocuğuydu. Günlük tutmaya başladığında bir gün bunun bir belgesel niteliği taşıyacağını hiç tahmin etmemişti.
Sonra savaş başladı. Zlata'nın mutlu yaşamı her an bir bombanın hedefi olma korkusu, çevresindeki insanların ölümleri ile altüst oldu. Susuz, elektriksiz, yiyeceksiz bir yaşam başladı.
Tıpkı Anne Frank gibi.
Zlata artık Paris'te yaşıyor ve özgür. Ama onun görebildiği gerçekleri politikacıların nasıl olup da göremediğini hala anlamıyor.
*
''Zlata felaketin başladığı günden kurtulduğu güne kadar, hatıra defterinde Saraybosna'da hala sürüp giden cehennemi yazar. Kendi algıladığı biçimde..''
*
TEMPO
*
''Daha iyisi, daha güzeli için insanoğlu çabasını sürdürür. Sen de onun soylu bir örneğisin Zlata.. Zlata Filipoviç'in Saraybosna günlüğü küçüklerden büyüklere acı dersler veriyor.. Politika yapan ve kendini büyük sanan herkes bu günlüğü okumalı.!''
*
Hasan Cemal
Sohrâb Sepehrî (سهراب سپهری) (Sohrâb-i Sipihrî) - Sekiz Kitap, Bütün Şiirleri (Farsçadan Çeviren: Mehmet Kanar)
Rengin Ölümü (1951) GECENİN KATRANINDA * Nicedir bu yalnızlıkta Suskunluğun rengi dudakta. * Bir ses çağırıyor beni uzaktan Ama ayaklarım ...
-
su damlasının üstündeki iskeleye benzeyen bir günaydın sana gittiği yere köprüsünü taşıyan bir dere bir tüyün tutunduğu kuşu geçmesi gibi b...
-
Hangi türden olursa olsun, bir sanat ürününün tadılması, onun kavranılmasıyla doğru orantılıdır. Eseri ne kadar çok anlamışsak, elde edec...
-
Onlara * Zannetme ki dâim bi şekcesine Siz her anırdıkça huu çeker millet Alkış beklerken siz eşşekçesine Verir hakkınızı, yuu çeker ...
-
ACILARA KARŞI * İyi ki silahlanmışız acılara karşı Türküsüz çıkmamışız yollara Ekmekten ve gömlekten önce Aşk Ve sevinç doldurmuşuz koynum...
-
Ağaçlar hep en etkileyici vaizler olmuştur benim için. Ormanlar ve korularda halklar ve aileler halinde yaşayan ağaçlara hayranım ben. Tek...
-
I * Denizde bir şey var Deniz bembeyaz bir dañ.! Köpürdelâ Köpürcük Köpürgân * II Ne benim ellerim çalışkan eskisi gibi Ne senin kalbin ben...
-
1929-1935 YILLARI ARASINDA YAZDIĞI, AMA SAĞLIĞINDA YAYIMLANAN KİTAPLARINA ALMADIĞI ŞİİRLERİ Şafaklar sarmadan dağları Işıklarla sular ...
-
Nikos Kazancakis, Zorba, Arka Kapak Nikos Kazancakis, çağdaş Yunan edebiyatının ancak buzlucam ardından seçilebilen, tedirgin ve büyü...
-
Mehmet Sönmez: * ''Can Yücel Adana Cezaevindeyken (1973-74) Mehmet Sönmez de İstanbul'da Sağmalcılar ve Selimiye Cezaevlerinde h...